Modül 5
Başlarken
Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm dersinin bu son bölümünde, yüksek öğretimde paradigma değişikliğinin tetikleyicilerinden birisi olarak ele alacağımız konu : “Eğitimde Açıklık”.
Bu bölümde eğitim bağlamında “Açıklık” kavramını ele aldıktan sonra sonra Açık Üniversite’den başlayarak başlayarak Eğitimde Açıklık hareketi olarak gelişen ve yaygınlaşan uygulamaları inceleyeceğiz, Dünya’da ve ülkemizdeki gelişimine göz atacağız.
Bu kapsamda ele alacağımız alt başlıklar şu şekilde:
-
Açıklık Kavramı ve Açık Üniversiteler
-
Açıklık Kavramı
-
Açık Üniversite
-
-
Açık Eğitim (Open Education) Girişimleri
-
Açık Öğrenme Malzemeleri (OCW)
-
Açık Eğitim Kaynakları (OER)
-
Kitlesel Açık Çevrimiçi Dersler (MOOCs)
-
-
Dünya’da ve Türkiye’de Açık Eğitim Girişimleri
Açıklık
“Açıklık” Türkçede çok çeşitli bağlam ve anlamlarda kulanılan bir terim. Son zamanlarda teknoloji, bilim ve araştırma alanlarında da sıklıkça rastlıyoruz. “Açıklık” TDK sözlüğündeki karşılığıyla “engelsiz, serbest” olma halini ifade etmektedir. Mulder (2015) eğitimde “open” kavramını altı boyutta ela almaktadır. Bunlar;
1) Giriş serbestliği (Open entry): Eğitim kurumuna kabulde herhangi bir formel ön şart (diploma, sınav notu vs.) gerekliliği olmadan herkese açık olması
2) Zaman serbestliği (Freedom of time): Öğrenenlerin belirlenen programı bitirmeleri için herhangi bir zaman sınırlılığı olmaması , çalışma zamanlamasında serbestlik
3) Mekan serbestliği (Freedom of place): öğrenenlerin mekandan bağımsız olarak diledikleri yerde eğitime erişim sağlayabilmeleri
4) Çalışma temposunda serbestliği (Freedom of pace): Öğrenenlerin öğrenme materyalini istedikleri hızda öğrenmeyi seçme özgürlüklerinin olması demektir. Öğrenenler kendi öğrenme hızlarına göre öğrenme hızı belirleyebilirler.
5) Programda serbestliği (Open programming): Öğrenme programının müfredatında ve içeriğinde çeşitlilik sunulması
6) İsteyen herkesin erişebilmesine açık olma (Open to all people and target groups): Eğitim kurumunun yaş, coğrafi konum, dezavantaj durumu, demografik özellik vb.den bağımsız olarak tüm bireyleri kabul etmesi
Eğitim sunumunda bu özelliklerin tümünün barındıran yüksek öğretim kurumu olmadığını da belirtmek gerekir.
Açık Üniversite (Open University)
Fiziksel olarak eğitim kurumlarından ve kaynaklarından uzakta olanlara öğrenme ve eğitim olanakları sağlanmasını amaçlayan uzaktan eğitim 19. yüzyılın sonlarına doğru yazışmalı eğitim (correspondence education) olarak ortaya çıkmış, özellikle 20. yüzyılın son çeyreğinde bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak yaygınlığı ve etkinliği artarak disiplinler arası nitelik kazanmış bir çalışma alanıdır. Uzaktan eğitim geleneksel eğitim kurumlarının bir uygulaması olarak başlamış; alan seçimi, eğitim sürecindeki zaman ve mekân sınırlılıklarının olmaması gibi esneklikler nedeniyle yeni bir organizasyonel modelin doğmasına da yol açmıştır.
İlk örneği 1969 yılında kurulup 1971’de eğitime başlayan İngiliz Açık Üniversitesi olan “açık üniversite modeli”; üniversite kavramına devrimci ve yenilikçi bir yaklaşım olarak nitelendirilmektedir.
Açık Üniversite modelinin bileşenleri;
• Yazışmalı (Mektupla) eğitim için basılı malzemeler
• Televizyon programları
• Yazışma (Mektup) eğitmen desteği
• Yüzyüze eğitmen desteği
• Danışmanlar
• Ödevler
olarak verilmektedir (Bates and Pugh -1975)
Açık üniversite modeli
-
Çok sayıda öğrenciye hizmet vermesi (Mega Üniversiteler)
-
Düşük maliyet
özellikleriyle dünyada özellikle 20. yüzyılın son çeyreğinde hızla yaygınlaşmıştır. Günümüzde tüm dünyada milyonlarca öğrenciyi bünyesinde bulunduran bir eğitim kurumu olarak sayısı 100 civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Etkinlik 1:
Aşağıda yer alan ders videosunun birinci kısmını izleyiniz.
Etkinlik 2: Açık Ders Malzemeleri (OCW)
2000’li yıllardan itibaren özellikle öğrenme paradigmasının benimsenmesi ve bilgi iletişim teknolojilerinin sağladığı olanaklar geleneksel üniversitelerin de eğitimde “açıklık” kavramına yönelmelerine neden olmuştur. Bu konuda ilk girişim yapan üniversitelerden birisi MIT (Massachusets Institute of Technology) olmuş, kurumlarında verilen derslere ilişkin ders malzemelerinin internet üzeriden tüm düyadaki kullanıcıların kullanımına açılması için 2000 yılında bir proje başlatmıştır.
Açık Ders Malzemeleri yüksek okul ve üniversite düzeyindeki ders malzemelerinin herkese açık ve ücretsiz bir şekilde dijital olarak yayınlanmasıdır. Bu malzemeler, ders olarak organize edilmiştir ve ders planlama malzemeleri ve ölçme – değerlendirme araçları yanında konuyla ilgili içeriği de kapsar.
MIT-OCW kapsamındaki bir dersin ana bileşenleri izlence (syllabus), takvim ve ders notlarıdır. Bunun yanında derslerin video kayıtları, sınavlar, okuma parçaları ve dersin verilmesinde kullanılan diğer bileşenler yer almaktadır. Ders notları içeriğin en yoğun kesimini oluşturmaktadır ve el yazısı dokümanların pdf dosyaları, bilgisayar sunu dosyaları, ders anlatımına ilişkin tahta görüntüleri gibi çeşitli biçimlerde olabilmektedir. Site ziyaret bilgileri, derslerin videolarının en çok ilgi gören ve öğretici bileşen olduğuna işaret etmektedir yılı itibariyle bazı istatistikler aşağıdaki gibidir: dersin Açık Eğitim Kaynağı hazırlanmıştır, 2008 den itibaren her yıl 200 yeni ve güncelleme planlanmaktadır.
15 Aralık 2016 itibariyle 2340 ders açılmış olup 200 milyon ziyaretçi tarafından en az bir kez erişim sağlanmıştır. 17 yılın hikayesi
https://ocw.mit.edu/about/15-years/
Açık Eğitim Kaynakları (Open Educational Resources : OER)
UNESCO’nun tanımına göre Açık Eğitim Kaynakları “Ücretsiz ve açık olarak isteyen herkesin yararlanmasına sunulan, belirli lisans koşulları altında da birleştirme, geliştirme ve yeniden yayınlama olanağı sağlanan eğitim malzeme ve kaynaklarıdır”.
Tüm lisans ve yüksek lisans ders içeriklerini web üzerinden paylaşıma açan MIT OCW (Açık Ders Malzemeleri) girişimi sonrasında, eğitim kurumlarının kaynaklarını tüm öğrenenlere paylaşma yönündeki girişimleri OER Açık Eğitim Kaynakları adı altında yaygınlaşmış ve çeşitlenmiştir. Bunlar içerisinde kısa sürede tamamlanabilecek küçük ölçekli öğrenme nesneleri sunan MERLOT (https://www.merlot.org/ ) , gönüllüler tarafından geliştirilmiş olan ve daha geniş bir bağlamada (kitap) birleştirilme olanağı olan daha küçük öğrenme modüllerinden (sayfalar) oluşan küresel bir kaynak olan OpenStax (http://openstax.org/ ) ile komple ders içeriği sunan Carneige Mellon Açık Ders malzemeleri girişimi (http://oli.cmu.edu/ ) sayılabilir.
Öğrenme olgusunun eğitim kurumları dışında gerçekleştirilebilmesine olanak sağlayan OER Açık Eğitim Kaynakları girişimleri beraberinde formel olamayan (non-formal ve informal) öğrenme öğrenmenin etkinliklerinin etkisi ve bunların tanınması yönündeki tartışmaları ve araştırmaları getirmiştir. Örneğin OER Research Hub (http://oerresearchhub.org/ ) iki temel hipotez etrafında çeşitli araştırmalar tasarlayarak uygulayan bir kurumdur.
-
Açık Eğitim Kaynaklarından yararlanma öğrenciler performans ve başarılarını artırmaktadır;
-
Açık Eğitim Kaynaklarının “açıklık” kavramı, diğer çevrimiçi kaynaklara göre farklı kullanım ve benimsenme biçimleri ortaya çıkarmıştır.
Kitlesel Açık Çevrimiçi Dersler (Massive Open Onlin Courses: MOOCs)
Açık Eğitim ve Çevrimiçi Eğitim olguları 2008 yılında Kitlesel Açık Çevrimiçi Dersler sözcüklerinin baş harflerinden oluşan MOOCs (KAÇED) terimi ile olarak ifade edilen yeni bir sunum modeline evrilmiştir. MOOC kısaltmasını oluşturan terimler aşağıdaki anlamlarıyla bir araya gelmektedirler.
-
“Kitlesel” : Onbinlerce öğrenci kayıt olabilir.
-
“Açık” : İnternet bağlantısı olan herhangi bir kişi dersleri alabilir.
-
“Çevrimiçi” : Etkileşim öğrenenlerin oluşturduğu web tartışma grupları, wikiler, öğretim üyelerinin sunduğu çevrimiçi video dersleri
-
“Dersler” Belirli başlangış – bitiş tarihleri, öğrenci başarı değerlendirmesi (ödev, küçük sınav, gözetimli sınav). Tamamlayanlar «onaylı sertifika» alabilirler.
Tipik bir MOOC genellikle birkaç hafta sürecek şekilde tasarlanmış bir çevrimiçi derstir. Kısa videolar, quiz tarzı değerlendirme aktiviteleri, soru cevaba dayalı akran desteği alınabilecek çevrimiçi tartışmalar dersin ana hattını oluşturur. Dersin değerlendirme aşaması ise dersin niteliğine göre değişebilir. Değerlendirme aşamasında otomatik veriler sağlayan bilgisayar yazılımları ve akran değerlendirmesi kullanılabilir.
MOOC’lar temelde xMOOCs (davranışçı : behaviorist) ve cMOOCs (bağlantıcı: connectivist) olarak 2 ana grupta sınıflandırılmışlardır. Downes ve Siemens’ in oluşturdukları/üzerinde çalıştıkları ve ilk MOOC olarak tanınan ve gerçek MOOCs felsefesine sahip “Connectivism and Connective Knowledge” adlı ders cMOOC’a bir örnektir. Ancak sonrasında gelişme kaydededn model xMOOcs olmuştur.
Katılımda sınır olmaksızın isteyen herkese öğrenme içeriklerinin sunulduğu digital eğitim modeli olarak tanımlanabilecek KAÇEDler eğitim camiasında çok büyük bir ilgi görmüş, eğitimde “devrim”, “Paradigma dönüşümü”, “tsunami” gibi tanımlamalarla iafde edilmiş ve mevcut eğitim sistemini yıkarak yeni bir eğitimin modelinin KAÇEDler yoluyla inşa edileceği beklentileri sıkça dile getirilmiştir. 2012 yılını NY Times Gazetesi KAÇED yılı olarak ilan etmiştir.
Heyecan ve dönüşüm beklentilerinin yüksek olduğu yıllar geçtikten sonra KAÇED olgusunu değerlendiren Siemens (2015) MOOC’ların başarısız oldukları alanlar olmasına rağmen yükseköğretimde değişiklik yaratan önemli etmenlerden biri olduğunu belirtmektedir. MOOC’ların açık eğitim kaynakları ve çevrimiçi öğrenme malzemelerinden kredi sistemi ve derslerin sunulması gibi yönlerden farklı olduğu ifade edilmektedir. İlk olarak Bağlantıcılık yaklaşımına dayalı cMOOCs olarak ortaya çıkan MOOC hareketinin, daha sonra çok fazla öğrenenin olduğu xMOOCs, proje tabanlı pMOOCs, kitlesel açık çevrimiçi tartışmalar (MOOD), dağıtık açık işbirlikli kurslar (DOCCs) gibi türevleri geliştirilmiştir.
Dünya’da ve Türkiye’de Açık Eğitim hareketi
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü nün (MIT) tüm derslere ilişkin ders malzemelerine isteyen herkesin erişimini sağlamayı amaçlayan Açık Ders Malzemeleri (OCW-Open CourseWare) projesini başlatmasından sonra tüm dünyada birçok yüksek öğretim kurumu benzer projeleri hayata geçirmeye başlamış, konsorsiyumlar kurarak işbirliğine yönelmişler ve konunun çeşitli boyutlarına ilişkin çalışmalar içine girmişlerdir. MIT öncülüğünde başlatılan OCW girişimi zaman içerisinde birçok ülkenin yüksek öğrenim kurumu tarafından benimserek günümüzde 19 ülkeden 200’e yakın kuruluşun yer aldığı “Open Courseware Consortium” kurulmuştur. Bu konsorsiyum daha sonra Açık Eğitim Konsorsiyumu adını almıştır.
Ülkemizde de Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA) girişimiyle başlatılan Ulusal Açık Ders Malzemeleri Konsorsiyumu (UADMK), 25 Mayıs 2007 tarihinde yapılan ve 45 üniversitenin temsil edildiği Genel Kurul Toplantısında konsorsiyum protokolünün imzalanması ve Yönetim Kurulu oluşturmasıyla hayata geçmiş olmakla birlikte süreklilik kazanan bir girişim olmamıştırYüksek Öğretim Kurulunca hazırlanan “Türkiye’nin Yükseköğretim Stratejisi” başlıklı raporda da hayata geçirilmesinin önemi vurgulanan proje, üniversitelerin yanında TÜBİTAK tarafından da benimsenmiş olup, geliştirilecek ders malzemelerinin proje bazında desteklenmesi, ders malzemelerinin ULAKBİM tarafından oluşturulacak bir web arayüzü üzerinden sunulması ve gerekli altyapı ve teknik desteğin sağ lanması öngörülmüştür. UADMK hakkındaki bilgiler hala (http://www. tuba.gov.tr/) adresinden yayınlanmaktadır.
Etkinlik 3:
Aşağıda yer alan ders videosunun ikinci kısmını izleyiniz.
Etkinlik 4:
Türkiye Bilimler Akademisi Açık Ders Malzemeleri portaline giderek sunulmakta olan bir dersi inceleyerek; hangi ders bileşenlerinin var olduğunu ve bunların sunum formatlarını belirtiniz.
Adım 1: Bu görevi yerine getirmek için aşağıdaki işlemleri gerçekleştiriniz
-
Herhangi bir kelime işlemci (örneğin MS Word) kullanarak Tablo 1'e benzer bir tablo oluşturun
-
Oluşturduğumuz tabloya yükseköğretim kurumlarının işlevlerine ilişkin bilgileri girin
Bileşen |
Sunum formatı |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tablo 4: Türkiye Bilimler Akademisi Açık Ders Malzemeleri Ders Bileşenleri
Etkinlik 5:
Bir çalışmada MOOC ların eğitsel bağlamdaki avantajları şu şekilde ifade edilmiştir. (S.Sözen, 2013-2014 Akademik Yılı Doktora Ödevi) (Stepan,2013). Bu dersimizle ( Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm) ilgili bir değerlendirme söz konusu avantajları / yararların olup olamayacağına ilişkin görüşünüzü belirtiniz. MOOC’ların dezavantajlı olabilecek yönleri konusunda ne düşünüyorsunuz.
Adım 1: Bu görevi yerine getirmek için aşağıdaki işlemleri gerçekleştiriniz:
-
Herhangi bir kelime işlemci (örneğin MS Word) kullanarak Tablo 2'ye benzer bir tablo oluşturun
-
Oluşturduğumuz tabloya yükseköğretim kurumlarının işlevlerine ilişkin bilgileri girin
Avantalar / Yararlar |
Görüş |
Fiziksel mekana bağlı olmadan öğrenmeye erişim olanağı sunmaları |
|
Gerek özel şirketler gerek üniversiteler gerekse de özel kurumlar tarafından tüm dünya geneline hitap edebilecek şekilde ücretsiz veya düşük ücretli dersler sağlama |
|
İşbirliği bağlamında dönüştürücü (transformative) eğitsel etkinlik sunması |
|
Tümüyle bir üniversite programına bağlı kalınmaksızın herhangi bir konuda sahip olunan bilginin tazelenmesi veya ilerletilmesini sağlama |
|
Coğrafi olarak yalıtılmış veya uzak öğrenciler için düşük ücretli test ve deneme imkanları sunma |
|
Üniversite eğitimi alamayan bireyler için aynı ilgileri olabilecek yeni insanlara ulaşma imkanı vermesi |
|
Herhangi bir derece sahibi olmadan yalnızca bilgi kazanmak isteyenlere erişim sağlamak |
|
Beceri sertifikasyonu sağlıyabilme |
|
Uzun vadede üniversiteler için maliyet avantajı sağlayabilme |
|
Araştırmacılar için yaşayan bir laboratuvar özelliğinde olma. Bu sayede bireylerin nasıl öğrendikleri, zekanın nasıl çalışıp ilerlediği, yüzyüze ve uzaktan eğitimin nasıl yürüdüğünün gözlemlenmesi (Parry, 2012) |
|
Dünya üzerindeki zeki veya dahi denilebilecek bireyleri tespit edebilme (Educause - Learning Initiative, 2011) |
|
Yeni fikirlerin ortaya çıkması ve fikirlerin gelişebilmesi için uygun bir ortam yaratması |
|
Kaynaklar:
|
Tablo 2- MOOC'ların Avantajları
Modül 5 - Sonuç
İngiliz Açık Üniversitesinin 1969 ylında kuruluşundan bu yana “açıklık” kavramı akademik çevrelerde de gelişen ve uygulanmaya başlayan bir kavram olmuştur. Açık eğitim, açık veri, açık bilim, açık ders kitabı, açık inovasyon, açık dergiler..vb sıkça rastladığımız terimlerdir. Özellikle 2000’li yılardan sonra Açık Ders Malzemeleri (OCW) girişimiyle başlayan süreç içerisinde Açık Eğitim Kaynakları(OERs) ve Kitlesel Açık Çevrimiçi Dersler (MOOCs) şeklindeki uygulamalar “Eğitimde Açıklık “ (Opening Up Education) hareketi olarak eğitim sunumunu derinden etkileyen bir paradigma değişikliği olarak görülebilir.
Kaynaklar:
Bates, A. W; Pugh, A. K. (1975) Designing multi-media Courses for Individualized Study:The Open University Model and its Relevance to Conventional Universities.pp 6.
Mulder, F. (2015). Foreword 2: Open(ing up) Education fr All, In C. J. Bonk, M. M. Lee, T. C. Reeves, & T. H. Reynolds, MOOCs and Open Education Around the World (p. xviii). New York: Routledge.
Özkul A.E. (2007). Açık Eğitim Kaynakları Girişimi ve Ulusal Açık Ders Malzemeleri Konsorsiyumu, inet-tr’07: XII. Türkiye’de Internet Konferans, Bildiriler : 168-173. 8-10 kasım 2007, Ankara. http://inet-tr.org.tr/inetconf12/kitap/Bildiriler/29_56_inet07.pdf
Siemens, g. (2015). Foreword 1: The Role of MOOCs in the Future of Education In C. J. Bonk, M. M. Lee, T. C. Reeves, & T. H. Reynolds, MOOCs and Open Education Around the World (p. xviii). New York: Routledge.